Fikret İnan Kimdir?

1959 yılında Akçaabat Kemaliye köyünde doğdu. İlköğretimini burada tamamladı. 1978’de Trabzon İmam Hatip Lisesi’nden 1982 yılında Samsun İlahiyat Fakültesi’ni bitirdi. 16 yıl muhtelif kurumlarda öğretmenlik ve yöneticilik yaptı. Halen İstanbul Özer Başarılı Eğitim Kurumları’nda Genel Müdürlük yapmakta, evli ve dört çocuk babasıdır.

Akçaabat ilçesinin birçok ilden büyük bir ilçe olduğuna ve ona göre Akçaabat’ı bir il gibi düşündüklerini belirten İnan, “Akçaabat’a sıradan bir ilçe gibi bakanlar, ona gereken hizmeti veremezler. Akçaabat hizmetlerin en güzeline layıktır Bağımsız Türkiye Partisi, Türkiye ilk ve tektir. Bu modelin sahibi olan Prof. Dr. Haydar Baş, Trabzonludur, Akçaabatlıdır” dedi.

Bağımsız Türkiye Partisi’nin sadece Trabzon ve Akçaabat’ta değil, bütün Türkiye’de artısı olan bir partidir. Çünkü Bağımsız Türkiye Partisi’nin, Genel Başkan Prof. Dr. Haydar Baş tarafından ortaya konulan ve yerli-yabancı birçok bilim adamı tarafından tek kurtuluş reçetesi olarak tanımladığı “Milli Ekonomi Modeli” diye bir modeli vardır.

Bağımsız Türkiye Partisi olarak, kendi plân ve projelerimizi ortaya koyarak oy istemek öncelikli ilkemizdir. Rakiplerimizin zaaflarından, eksikliklerinden faydalanmayı hiç düşünmüyoruz. Böyle bir siyaset anlayışını tasvip etmiyoruz. Amacımız ve davamız güzel olana en güzeli vermektir. Güzel olan her daim güzeli hak eder.

AKÇAABATAJANS: Sayın İnan Akçaabat Belediyesi için ne gibi çalışmalarınız ve projeleriniz var?

Fikret İnan: Akçaabat ilçesi, birçok ilden büyük bir ilçedir. Onun için Akçaabat’ı bir il gibi düşünmek ve projeleri ona göre yapmak gerekir. Biz de öyle yapıyoruz.   Akçaabat’a sıradan bir ilçe gibi bakanlar, ona gereken hizmeti veremezler. O bakımdan biz, bu bakış açısının mutlaka değişmesi gerektiğine inanıyoruz. Akçaabat’ımızın suyu son yıllarda tadını ve lezzetini kaybetti. Halkımız bakkallardan ekmek gibi su da almak zorunda kalmaktadır. Belediyemiz bütün hizmetlerinin önüne su sorununun olmamalı ve biran önce suyumuzu beş yıl önceki haline getirmeli veya projesi hazır olan yayla suyunu biran evvel uygulamaya koymalıdır. Seçime kadar su sorunumuz çözülmezse başkanlığımız döneminde ilk işimiz su sorununu çözmek olacaktır.

‘Akçaabat’a Spor Kompleksi’

Akçaabat sporun ve sporcunun beşiğidir ama; spor alanları maalesef yetersizdir. Genç nesli istifadesi spor kompleksi acil gereklidir. Düşünülen ancak bir türlü uygulama alanına koyulmayan spor kompleksi seçim zamanına kadar yapılmazsa bizim dönemimizde en öncelikli işlerimiz arasında olacaktır. Spor kulüplerimizin desteğe ve ilgiye ihtiyacı vardır. Bizim dönemimizde hem ilgi hem de destek göreceklerdir. Diğer sahil ilçeler gibi Akçaabat da, sahile sıkışmış durumdadır. Azıcık güneye gidince, birden kendinizi bir köyde zannediyorsunuz. Hâlbuki güney kesimlerde çok güzel yerleşim birimleri oluşturulabilir. Bizim birinci önceliğimiz, Akçaabat’ı güneye kaydırmaktır. Bunun için de güney çevre yollarını birbirine bağlamak şarttır. Bu yapıldığı takdirde, yani ulaşım rahatça sağlandığında şehir kendiliğinden güneye yayılacaktır. Tabii, yoldan başka teşvikler de sağlayarak, bunu mutlaka gerçekleştireceğiz.

‘İstihdama Önemli Katkı’

Bir diğer önemli projemiz de ilçemiz halkına istihdam sahaları açmaktır. Bunlardan birisini zikretmek istiyorum. Biliyorsunuz, Akçaabat ilçesi dahil, sahillerdeki insanlarımızın geçim kaynaklarından biri de balıkçılık idi. Maalesef, balıkçılık teşvik ve destek sağlanmadığı için zevk için yapılan bir uğraş haline dönüştü. Balıkçılığı eskiden olduğu gibi, yine geçim kaynağı yapabilmek için, modern balıkçı barınakları ve balıkhane yapacağız. Balıkçılarımızın avlanmaları ve avladıklarını değerlendirmeleri için belediye olarak bütün imkânlarımızı seferber edeceğiz. 

‘Alo Belediye Hattı’

Bir diğer projemiz de “Alo Belediye” hattı kurmaktır. Bu hat, 24 saat hizmet verecektir. Belediyeden bir şikâyeti ve talebi olan bu hatta telefon edecek ve anında isteği yerine getirilecektir. Bir de belediyede bilgisayarlı sisteme geçmeyi plânlıyoruz. İmar işleri dâhil, bütün işler bilgisayar üzerinden görülecektir ve vatandaşlar, iş yoğunluğu dolayısıyla asla bekletilmeyecektir. Bağımsız Türkiye Partisi olarak, halkla bütünleşmeye ayrı bir önem veriyoruz. Bunun gereği olarak, mahalle muhtarlarımıza belediye binasında bilgisayarlı bürolar tahsis etmeyi, mahalle ile ilgili işleri onlarla istişare ile yapmayı düşünüyoruz.

‘Otopark’a Hızır Çözümler’

Her yerde olduğu gibi, Akçaabat’ta da otopark sorunu vardır. Çok katlı binalar yapılıyor, ama otopark yapılmıyor. En kısa zamanda şehrin merkezi bir yerine çok katlı bir otopark yapacağız. Semt pazarlarını modernleştireceğiz. Bu pazarlara çeşme ve tuvalet gibi zaruri ihtiyaçları karşılayacak, tesisler kuracağız. Stadyumun altına köprülü kavşak yapacağız ve şehre giriş ve çıkışları düzenleyeceğiz. Maalesef, uygulanan ekonomi politikaları gereği, insanlarımızın kimisi işsiz, kimisi aç ve muhtaç durumdadır. Belediye olarak fakir insanlar için bir aşevi kurup, aç ve muhtaç kimselerin yemek ihtiyacını karşılayacağız. Kısacası, belediye hizmetlerini doğumdan ölümü kadar uzanan bir hizmetler silsilesi olarak görüyoruz. Bu sebepten, cenaze hizmetleri dahi projelerimiz arasında bulunmaktadır.

AKÇAABATAJANS: Bağımsız Türkiye Partisi’nin Trabzon’da ve ilçemiz Akçaabat’ta ne gibi artıları olacaktır?

Fikret İnan: Bağımsız Türkiye Partisi’nin sadece Trabzon ve Akçaabat’ta değil, bütün Türkiye’de artısı olan bir partidir. Çünkü Bağımsız Türkiye Partisi’nin, Genel Başkan Prof. Dr. Haydar Baş tarafından ortaya konulan ve yerli-yabancı birçok bilim adamı tarafından tek kurtuluş reçetesi olarak tanımladığı “Milli Ekonomi Modeli” diye bir modeli vardır. Bu modelle çözülemeyecek genel ve yerel hiçbir sorun yoktur. Bugüne kadar hiçbir partinin böyle bir modeli olmamıştır. O bakımdan, Bağımsız Türkiye Partisi, Türkiye ilk ve tektir. Bu modelin sahibi olan Prof. Dr. Haydar Baş, Trabzonludur, Akçaabatlıdır. Bunun da çok büyük bir artı olduğu cümlenin malumudur. Seçmenlerimiz, elbette bunu takdir edeceklerdir.

AKÇAABATAJANS: Akçaabat sizce mevcut belediye başkanı Şefik Türkmen tarafından nasıl hizmet görmüştür?

Fikret İnan: Bağımsız Türkiye Partisi olarak, kendi plân ve projelerimizi ortaya koyarak oy istemek öncelikli ilkemizdir. Rakiplerimizin zaaflarından, eksikliklerinden faydalanmayı hiç düşünmüyoruz. Böyle bir siyaset anlayışını tasvip etmiyoruz. Bundan dolayı mecbur kalmadıkça rakiplerimizi eleştirmiyoruz. Ama siyasetin gereği çok kere de buna yani eleştirmeye mecbur kalıyoruz. Sorduğunuz için söyleyeyim:  Mevcut başkan üç dönemdir, başkanlık yaptığından olsa gerek, ilk heyecanını yitirmiş durumdadır. Bir de insan merkezli hizmet anlayışına sahip değil. Kalıcı projeler yerine, göze hitap edecek projelere öncelik vermiştir. Gerçi, bu tip projeler seçim kazandırabilir, ama kalıcı olamazlar. Biz insan merkezli kalıcı projelere ağırlık vereceğiz.

AKÇAABATAJANS: Karadeniz sahilinin incisi Akçaabat’ımızın aldığı hizmetler yeterlimidir?

Fikret İnan: Bazıları, yapılan hizmetleri yeterli bulabilir. Ama biz yeterli bulmuyoruz. Çünkü Akçaabat, bunlardan çok daha fazlasına lâyıktır. Hizmetleri değerlendirirken, eldeki potansiyele de bakmak gerekir. Potansiyel ile hizmetler eşdeğer olmalıdır. Potansiyel büyük, hizmetler küçükse, ortada bir başarısızlık söz konusudur. Biz, Akçaabat’a yapılan hizmetleri, Akçaabat’ın potansiyeli ile eşdeğer bulmuyoruz. Bu demek değildir ki, Akçaabat’a hiçbir hizmet yapılmadı. Elbette, bazı hizmetler yapıldı. Fakat bunları yeterli değildir. 

AKÇAABATAJANS: Akçaabat’ta seçim yarışı nasıl geçecek, sizce rakibiniz kimdir?

Fikret İnan: Akçaabat’ta seçimin tam bir demokratik olgunlukla geçeceğine inanıyorum. Başkasını bilmem ama benim bu seçimde amacım bunu göstermektir. Seçim kampanyamı da ahlaki kurallara riayet ederek sürdürüyorum. Hiçbir zaman rakiplerimi karalama yoluna gitmedim, gitmeyeceğim. Aynı olgunluğu diğer rakiplerimin de göstereceğine inanıyorum. Ben seçime katılan diğer rakiplerimi dışlayarak birini öne çıkarmayı doğru bulmuyorum. Seçime katılan her aday rakibimdir. Ben olayı böyle görüyorum. Diğerlerini dışlayıp, birini öne çıkarmak, bence halkın oyuna ipotek koyma anlamı taşır. Bu da seçime ve demokrasiye inanan insana yakışmaz. Fakat şunu açıklıkla söyleyebilirim. Ben rakiplerimden açık ara önde gidiyorum. 

AKÇAABATAJANS: Seçim çalışmalarında sokağın ve halkın nabzını nasıl buluyorsunuz?

Fikret İnan:  Akçaabat’ta doğmuş, büyümüş ve yıllarca orada hizmet etmiş, halkla iç içe olmuş bir kişi olarak, halkın nabzını tutmakta, hiçbir zorluk çekmiyorum ve halkın nabzının benden yana attığını müşahede ediyorum. Esasen sokağın ve halkın nabzı gerçekten çok önemlidir. Seçimi kimin kazanacağını oradan tespit etmek mümkündür. Biz de gücümüzü sokaktan ve halktan alarak konuşuyoruz. Eğer halkın desteği yoksa siz ne kadar çalışırsanız çalışın sonuç alamazsınız. 

AKÇAABATAJANS: Halkımızın da önemle merak etiği ‘İktidarla yerel yönetimin aynı çatıda olması’ sizce verilecek olan hizmetler için bir artımıdır?

Fikret İnan: Kendi gücüne, becerisine güvenemeyen adaylar, iktidar partisinden olmayı bir avantaj olarak sunmaya çalışıyorlar. Bence bunu söyleyen aday, aslında başkanlığa lâyık olmadığını ilân etmiş oluyor. İktidar partisinden olmanın hiçbir avantajı yoktur. Yasalar çerçevesinde her belediye kendi payına düşeni almaktadır. Ondan sonrası başkanın kendi hizmet anlayışa kalmıştır. Muhalefet partilerinden olduğu halde başarılı, iktidar partisinden olduğu halde başarısız olan belediye başkanları yok mu? Eğer, iktidar partisinden olmak bir avantaj, bir artı olsaydı, böyle durumlar zuhur etmezdi. Biz bu anlayışta değiliz. Belediye başkan adayları, kendi projelerine oy istesinler. “Biz iktidar partisindeniz, hizmet almak istiyorsanız,  bize oy verin” diyen adayları kınıyorum. Halkın da kınamasını istiyorum. Böyle bir propaganda adaletle bağdaşmaz. Halkı korkutmaya ve aldatmaya yöneliktir. Bunu tasvip etmiyoruz.

AKÇAABATAJANS: İktidarın seçim öncesi yardımları gündemde sizce bu yardımlar yerinde mi?

Fikret İnan: Maalesef, ülkemizde hep böyle oluyor. Yardım ve hizmetler bekletiliyor, seçime yakın bir zamanda yapılmaya başlanılıyor. Bu doğru değildir. Bunu etik bulmuyorum. Haksız bir rekabet olarak görüyorum. Ama halkın, bütün bunları çok iyi değerlendireceğini düşünüyorum. Halkın, “bugüne kadar neredeydiniz” sorusunu sormadığını mı sanıyorsunuz? Halk, bunları soruyor ve yargılıyor. İletişim ve ulaşımın geliştiği çağımızda, bu tür işlere başvurmayı hiç doğru değil. Dahası, bunların seçim sonuçlarına çok fazla etki edeceğini de düşünmüyorum. Bazı yerlerde öyle olur ki, bu yardımlar ters tepki de yapabilir. İnsanları, yoksul bırakıp, sonra da yoksulluğundan faydalanmaya kalkmak, bizim kültür ve medeniyetimizde olmayan bir davranış biçimidir. Yardıma muhtaç olanlara yardımları, onları rencide etmeden yapmak gerekir. İktidar partisinden halk, kumanya ve kömür dağıtmasını beklemiyor. Ondan, çocuğuna iş istiyor, istikbal ve istiklal istiyor.  

AKÇAABATAJANS: Ana muhalefet partisinin son günlerdeki türban ve Kur’an-Kursu açılımlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Fikret İnan: Ana muhalefet partisinin bu davranışlarını geç kalmış olarak değerlendiriyorum. Hiçbir parti milletin inancıyla ve değerleriyle çatışmamalıdır. Ne yazık ki, ana muhalefet partisi yıllarca bunu yapmış ve kötü örnekler sergilemiştir. Dilerim, bu sefer uyanmış olsun ve yaptıklarında samimi olsun. Eğer öyle olursa, ülke rahatlar. Artık din istismarcılığıyla oy toplama tarihe karışır. Zaten olması gereken de budur. Partiler, milleti millet yapan değerler üzerinden politika yapmamalıdır. Ülkeyi nasıl kalkındıracak, eğitim politikası ne olacak, bu gibi konular üzerinde politika üretmek gerekir. Bunu da en iyi Bağımsız Türkiye Partisi’nin yaptığı bir gerçektir. Başta da ifade ettim, hiçbir partinin bir milli projesi olmadığı halde, Bağımsız Türkiye Partisi’nin milli projeden öte, milli bir modeli ve milli bir devlet tezi vardır.

AKÇAABATAJANS: Bizlere zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz.

Fikret İnan: Ben teşekkür ederim. Halkımızı bilgilendirme adına çok önemli bir görevi yerine getiriyorsunuz. Sizlere de başarılar diliyor, tüm vatandaşlarıma saygı ve sevgilerimi sunuyorum.