Yaklaşan Kurban Bayramı nedeniyle kırmızı et tüketiminin artacağı bir gerçektir. Bu nedenle bazı konulara değinmek ve bazı uyarıları yapmak zorunluluğu doğmuştur.

   Et, geniş anlamda sığır, koyun, kümes, av ve deniz hayvanlarının yenilebilen kaslarıdır ve değerli bir protein kaynağıdır. Kişinin günlük enerjisinin % 12–15’i proteinlerden sağlanmalıdır ki, bu protein ihtiyacının bir çoğunu etten sağlarız. Vücudun büyümesi, gelişmesi ve hastalıklara karşı direncinin sağlanabilmesi için proteine mutlaka ihtiyaç vardır. Ancak protein, yağ ve karbonhidrat denilen gıda maddelerinin orantılı ve dengeli olarak tüketilmesi de önemli bir konudur.

   Her besin öğesinin vücut içindeki işleyişi ve sindirim biçimi farklılık gösterir. Dini bayramlarımızdan biri olan Kurban Bayramı’nda gereğinden fazla miktarda et tüketimi birçok rahatsızlıklara neden olabileceği gibi mevcut olan rahatsızlıkların da ilerlemesine neden olabilir. Bunlardan biri de mideye olan olumsuz etkileridir. Aşırı miktarlarda et (özellikle kırmızı et) tüketiminin yanında ete uygulanan pişirme teknikleri de önemlidir. Pişirme yöntemi olarak kavurma ve kızartma gibi sindirimi zor ve mide asidini aşırı miktarda  artıracak yöntemler tercih edilmemelidir.

   Ette, özellikle kırmızı ette demir oldukça fazla miktarlarda bulunur. Bu demirin vücut içinde biyo–yararlılığını artırabilmek için, C vitamini yönünden zengin besin kaynaklarını etle birlikte tüketmekte yarar vardır. Örneğin, uygun pişirme teknikleriyle yapılan eti bol miktarda yapılan limonlu bir yeşil salatayla birlikte tüketmeyi tercih edebiliriz.  Bu sayede ette bulunan demirin büyük çoğunluğu vücuda girer. Ancak kırmızı etin fazla tüketilmesi halinde alınan fazla demirden dolayı idrarla kalsiyum atılımı gözlenir ve bu duruma bağlı problemler ortaya çıkar.

   Et sindirimi zor olan bir besin öğesidir. O nedenle de aşırı miktarlarda tüketimi sindirimi güçleştireceğinden, midesinde sağlık problemleri olan kişilerin aşırı miktarlarda et tüketmesi sakıncalıdır. Çünkü mide asit salgısının artması nedeniyle gastrit ve ülser gibi hastalıkların oluşmasına ya da var olan bu hastalıklara bağlı şikayetlerin artmasına neden olacaktır.  Sağlıklı kişilerde ise mideyi koruyucu olması düşüncesi yerine aşırı miktarlarda tüketilmemesinde yarar vardır.

   Et, posalı bir yiyecek grubu değildir. Aşırı miktarlarda tüketimi sonucunda, kabızlık problemi ile karşılaşılabilir. Bundan dolayı etin yanında en iyi posa kaynakları olan sebze ve meyve tüketilmelidir.

   Aşırı et tüketimi sonucunda oluşabilen herhangi bir alerjik durumla karşılaşılmamıştır. Fakat kişiye özgü karşılaşılabilen alerjik reaksiyonlar da gözlemlenebilir.

   Kronik hastalıklardan en yaygın olanları diyabet, tansiyon ve kalp–damar hastalıklarıdır. Bu hastalıklardan biri veya birkaçı birlikte bulunan kişilerin, beslenmelerine dikkat etmeleri gerektiğinden dolayı aşırı miktarlarda et tüketmeleri sakıncalıdır. Aşırı miktarlarda ve uygun koşullarda pişirilmemiş etler tansiyonun ve şekerin yükselmesine neden olur. Doymuş yağların aşırı miktarlarda tüketimi kalp–damar hastalıkları için sakıncalıdır ki et fazla miktarda doymuş yağ içerir.