Yandaşlık ve yalakalık

Yandaşlık ve yalakalık

Seçim öncesinde yaşanan süreçte tabiri caizse “at izi it izine karışmış” gibi manzaralar da yaşanmıyor değil.

Malum, aday adayları çok olunca yarışın kimi zaman bel altından yapılması da kaçınılmaz oluyor.

Bu bel altı yarışına kimi zaman bizim meslektaşlarımız da uyuyor.

“Kuzguna yavrusu anka gelirmiş” misali ya da “kirpi yavrusunu pamuğum diye severmiş” cinsinden yazılar kaleme alan bazı meslektaşlarımız “kel ölür sırma saçlı olur, kör ölür çakır gözlü olur” bazı ilavelerde de bulunuyor.

“Ankara’dan haber geldi: Aday % 90 şu...” diye başlık atan muhabircik Ankara’dan gelen haberin % 100 olacağını bilecek yaşa gelmemiş henüz.

“Aday adaylığı için istifa edilmesi gerektiğin 5 yaşındaki bile bilir” derken aslında 4,5 yaşında olduğunu gösterecek ipuçlarını da sunuyor bir adaycık.

“İstifa etmeden önce Karadeniz’e kıyısı olan ülkelerin Türkiye adına 1 yıldır başkanlığını yürüten Akçaabatlı başarılı bir bürokrattı.” diyerek yalakalık yaptıkları kişinin bu görevi rüyasında bile göremeyeceğini anlamayan kumpas dümencilerinin beklentileri ne, doğrusu merak ediyorum.

 

Zekâ ve uyku

Zekâ ve uyku arasında bağlantı kuruldu. London School of Economics‘in araştırması uyku ile zekâ arasında bağlantı kurdu. Satoshi Kanazawa ve ekibinin yaptığı araştırmaya göre, IQ’su yüksek olanlar geceleri daha aktif oluyor ve bununla bağlantılı olarak geç yatağa giriyorlar. Aksine zekâ düzeyi düşük olanlar ise erkenden yatakta olmayı tercih ediyor.

Türk uzmanlar da araştırmanın ilginç sonuçlarını şöyle değerlendirdi:

Dr. Sabri Derman (Amerikan Hastanesi Uyku Bozuklukları Uzmanı): İlginç bir araştırma! Üretken insanların daha geç yatmaya ve geç kalkmaya eğilimli oldukları uzun zamandır biliniyor. Öte yandan genetik olarak ebeveynlerimizden bize özgü yatma/kalkma saatlerini ve uyku süremizi aldığımız da bilinen bir gerçek. Belki de üretken insanlar o nedenle toplumda 09.00-18.00 iş saatlerine uyamıyor, rutin emekten çok zekâ gerektiren, ama esnek mesaili işlere eğilimli oluyorlar.

Prof. Dr. Hakan Kaynak (Nörolog ve Uyku Bozuklukları Uzmanı): Geç uyuyanlar daha üretken, daha sanatçı ruhlu insanlar oluyorlar, diğerleri daha üretken, iş yaşamlarında daha çalışkan oluyorlar. Birisinin kafası akşam daha iyi çalışıyor, diğerinin gündüz çalışır.

Prof. Dr. Firuz Çelikoğlu (Doktorlar Merkezi Uyku Bozuklukları Direktörü): Eğer az uyuyan bir kişi konsantre uykusunu kendisine göre organize ediyorsa sağlıklı bir uyku alıyordur. Uykunun süresi çok uzunsa, buna hipersomnia deniyor ve bu uyku bozukluğunun bir parçasıdır, eğer böyle bir durum varsa zekâ düşüklükleri görülür.

Ferhat Çalapkulu ( Türk Beyin Takımı Kaptanı): Geç yatmamın sebebi; düşünmek ve çalışmak için daha sessiz bir ortam olması. Ortalama 5 saat uyuyorum. Genellikle 02.00-03.00 sıralarında yatıyorum. IQ’su yüksek insanların da uykuya daha az vakit ayırıp beyinlerini gece çok kullandıklarını düşünüyorum.

Emrehan Halıcı (Türk Zekâ Vakfı Başkanı): IQ’su yüksek olan insanlar dışarıdan gelen olaylara daha duyarlı insanlardır. Okumayı, yazmayı, düşünmeyi seven insanlardır. Geceleri değerlendirir ve geç yatarlar. Bu doğru bir tespittir.

 

Aday beklentileri

Mahalli İdareler Genel Seçimi’yle ilgili süreç tüm hızıyla ilerliyor.

Heyecanlı bir süreç tabii bu. Meraklı bir bekleyiş hakim herkeste.

Tabii beklentiler de fazla.

Bu beklentileri hep biz dile getirecek değiliz ya. Bu kez sözü başkasına bırakalım.

Akçaabat’ın entelektüellerinden Enver Topsakal, beklentilerini geçtiğimiz günlerde Facebook sayfasında paylaşmış.

Bakalım bu beklentiler sizin beklentilerinize karşılık gelecek mi:

“Önümüzdeki yerel seçimler hem ülkemiz hem de yeryüzü mazlumları için çok önemli ve ehemmiyetlidir.”

İnsan hak ve özgürlüklerinin sadece bir kısmına yeni kavuştuğumuz bir dönemde, bu kazanımların korunması adına çok mühimdir. Bu kazanımların hayatın her alanını kaplayacak şekilde genişletilmesi için de daha yapılacak çok iş vardır. Bu seçim, emperyalist çevrelerin güdümünde Gezi Parkı'nda provası yapılan şer planların bozulması adına da çok büyük önem taşımaktadır.

Hal böyle iken; bazı kardeşlerimizin ölüm gelmeden makamları bırakmaya hiç niyetlerinin olmadıklarını da hayretle izliyoruz. “Ahiretin büyük duruşma günü unutulunca ateşten gömlek olan makamlara talebin hızla artığını da üzüntüyle görmekteyiz.”

Aday belirlemede en büyük vebal ve sorumluluk lider ve kadrosundadır. Bu makam kolik hastalığına yakalanmış kişilerin acilen tedavi ve tasviye edilmesi yetkililerin en büyük görevlerindendir. Çünkü Yaratıcımız, Yaşatıcımız ve Yöneticimiz Allah (cc) “Emanetleri ehliyetli kişilere vermemizi” biz kullarına emretmektedir.

Emanet; ehliyet, liyakat ve sadakat ilkelerine uygun “Belediye başkanı ve meclis üyeleri adaylarını; İslami ahlak ilke ve kriterleri süzgecinden geçirdikten sonra, tüm üyelerin iştirak edeceği temayül yoklamalarına ve kamuoyu anketlerine havale etmeliyiz.” Aday tespitlerinde ilmiyle amil, muhlis ve çevresinde ahlakıyla tanınmış ilim ehliyle yapılacak istişareler, temayül yoklamaları ve anketlerden daha önemlidir.

“Bu kadar önemli bir seçimde halk olarak, sandık başlarına koşarak gidip, severek oy verebileceğimiz adayların özlemi ve beklentisi içerisindeyiz! Aksi halde halkımızın iktidarımıza sevgi desteği kerahete dönüşür endişesini taşımaktayız.” Allah korusun. Umduklarımıza nail korktuklarımızdan emin kılsın.

Dost  acı söyler! Ama ne söylerse sevdiğinden söyler!..

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.