Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim Bir-Sen) Akçaabat Temsilcisi Kemal Kocaman, ilçemizdeki eğitim kurumlarının fizikî yapılarında istenilen düzey tutturulmamış olsa bile eğitimi aksatacak herhangi bir olumsuzluk olmadığını, ancak okullara aktarılan kaynağın yetersiz olması nedeniyle okul idarecilerinin her zamanki gibi zor durumda kalacaklarını belirtti. Okulların ekonomik sıkıntılarının had safhada olduğunu kaydeden İlçe Temsilcisi Kemal Kocaman, “Okul idarecilerinin birçoğu okullarını tüccar mantığı ile yönetmeye çalışıyor. Eğitimin kalitesini nasıl artırırım ya da öğretmenleri ve öğrencileri nasıl motive ederim diye düşünmesi gereken okul idarecileri maalesef enerjilerini okulun temizlik işini nasıl ihale ederim, kırtasiye masraflarını nasıl karşılarım sorularına cevap bulmak için harcıyor.” dedi.

Kemal Kocaman, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Yaptığımız araştırmalara göre Milli Eğitim bakanlığı yakıt, telefon, elektrik ve su hariç okullara hiçbir kaynak aktarmıyor. Devlet, okulların donanımları hazır hale getirip teslim ediliyor. Ancak 24 derslik bir okulun bir yıl içinde bilgisayar laboratuarının bakımının 8-10 bin lira olduğunu, kırtasiye giderlerinin 5 bin lirayı geçtiği, temizlik hizmetlerinin yürüten bir kişinin aylık maliyetinin bin lirayı bulduğunu, okul içinde yapılacak sosyal ve kültürel faaliyetler için de en az 2-3 bin liraya ihtiyaç duyulduğunu hesap ederseniz; bu kadar ekonomik külfetin altından nasıl kalkacağını düşünen idareciden eğitim adına daha ne bekleyebilirsiniz ki?”

Kocaman, 2009-2010 Eğitim-Öğretim Yılı’nın başlaması nedeniyle yayımladığı açıklamada, hükümetin uyguladığı ekonomik politikaların performans düşüklüğüne de neden olduğunu ileri sürerek şunları söyledi:

“Yaşı ilerlemiş olan öğretmenlerin birçoğu, emekliye ayrılmaları halinde maaşlarının yarı yarıya düşeceğini bildiklerinden emeklilik dilekçelerini vermeyip görev yapmayı tercih ediyor. Mevcut sistemde yer değiştirmede esas alınan puanlama sistemi de yaşı ilerlemiş olan öğretmenlere avantaj sağladığından, belli bir yaşın üzerindeki öğretmenler il ve ilçe merkezlerinde yoğunlaşıyor. Bu da performans düşüklüğüne sebebiyet veriyor. Toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde sınıfta kalan hükümetten hiç olmazsa enflasyon düzeyinde bir maaş artışı beklerken; aynı zamanda emekli ile çalışan kesim arasındaki ücret uçurumunun da kapatılmasını istiyoruz.”

Açıklamasında, Sendika olarak eğitimin genel sorunlarının yanı sıra ilçe düzeyindeki sorunların çözümü için de projeler ürettiklerine vurgu yapan Kocaman, Akçaabat’a dönük eğitim sorunları ve çözüm önerileri ile ilgili bir rapor hazırlayacaklarını ve bu konuda bir anket uygulayacaklarını, sonuçlarını da Eğitim Bir-Sen Genel Merkezi’ne, oradan da Milli Eğitim Bakanlığı’na göndereceklerini söyledi.