İlçemiz belediye sınırları dahilinde uzun süredir devam eden sudaki belirsizliğe Belediye Başkanı Şefik Türkmen açıklık getirdi. Musluklardan akan sudaki sertlik, bu suyla yapılan çayın bulanık görüntüsü ve tadındaki acılığın yanı sıra bazı kesimlerde suyun musluktan çamur gibi aktığı, dolayısıyla da mikroplu olduğu iddiaları üzerine konuya açıklık getirmesi için görüşlerini aldığımız Başkan Türkmen, “Akçaabat’ın içme suyu gönül rahatlığıyla içilecek ve ikram edilecek kadar temiz.” dedi.
İçme suyunda yaşanan belirsizliğe bugüne kadar tatmin edici cevaplar alamayan Akçaabatlılar’ın özel sektör sularına yönelmelerinde son zamanlarda belirgin bir artış yaşanıyor. Aynı zamanda suyumuzun temiz olmadığı noktasında, tadındaki sertlikten kaynaklandığı düşünülen iddiaların ise ardı hiç kesilmedi. Birçok aile evlerine arıtma düzeneği kurdurarak milyarlarca lira para ödedi. Çay ocakları ise çay suyunun bulanık görüntüsü nedeniyle hazır su ya da temiz oldukları bile şüpheli kaynak sularıyla kazanlarını doldurdu. Aynı şekilde birçok eve kontrolsüz kuyu, çeşme ve kaynak suları girdi, girmeye de devam ediyor. Belki de bu nedenlerle hastalananlar suçluyu belediye suyu olarak ilan etti.
Oysa durum hiç de öyle değil. Evet, suyumuzun tadında uzun bir süredir devam eden bir farklılaşma var ama nedeni suyun sertlik oranıyla alakalı, temiz olmayışından kaynaklı değil.
Konuyla ilgili görüşlerini aldığımız Akçaabat Belediye Başkanı Şefik Türkmen, Akçaabat’ın içme suyunda temizlik bakımından hiçbir sorunun yaşanmadığının altını özellikle çizerek, bir süredir suyun sertlik oranında belirgin bir değişimin yaşandığını ise kabul etti. Türkmen, bu durumdan faydalanmak isteyen bazı işgüzar çevrelerin ise işi ticarete dökmek adına Akçaabat’ın içme suyunun mikroplu olduğu yönünde yalan ve iftira ürettiklerini savundu.
Böylesine çirkin bir gelir kapısının hayır getirmeyeceğini bu çevrelerin çok iyi değerlendirmeleri gerektiğini ifade eden Başkan Türkmen, suyun var olan sertlik sorununun temelinde dünyayı da kasıp kavuran küresel ısınmanın yattığına işaret etti. Su kaynaklarındaki su seviyesinin azalmaya yüz tutması üzerine ihtiyaç duyulan suya daha derinlere inilerek ancak ulaşılabildiğini dile getiren Türkmen, bu durumda da suya sertlik derecesini artıran fazla miktarda hava karıştığını, bu havayı sudan çıkarmak için ise klor oranını yüksek tutmak zorunda kaldıklarını vurguladı.
Bu işlem neticesinde suyun sertlik oranını artıran hava kabarcıkları oluşmasının kaçınılmaz olduğunu ve yürütülen işlemin klor seviyesini önlenemez şekilde yükselttiği hatırlatan Türkmen, şunları söyledi:
“Bu durumun önüne geçmek üzere bir süredir yürüttüğümüz çalışmalar tamamlandı. Geleceğe yönelik şehrin su ihtiyacı için planladığımız uzun vadeli yeni su kuyuları inşa projemizi öne aldık ve hızla yürütülen çalışmaları geçtiğimiz günlerde tamamlayarak ilk etapta ikisini üretime geçirdik. Yenilenen bir su kuyusunu da ekleyince bu hafta başından itibaren aktif 10 derin su kuyusuyla Akçaabat’ın su ihtiyacına cevap vermeye başladık. Yaptırdığımız ölçüm neticesinde dere havzasının aşağı kesiminde sertlik oranının çok fazla olduğunun anlaşılması üzerine ise devreye soktuğumuz yeni iki kuyuyu özellikle su sertlik oranının çok az olduğu Söğütlü Deresi’nin yukarı kesiminde inşa ettik.”
Başkan Türkmen, son söz olarak ise “Yürüttüğümüz bu çalışmalardan olumlu netice alacağımıza ve yanı sıra sıcaklık değerlerinin de mevsim normallerine dönüşmesinin sorunu kökünden çözeceğine, Akçaabatlılar’ın eskisi gibi yine bölgenin en güzel içilen suyuna kavuşacağına inanıyorum.” dedi.
        

                    Belediye ekiplerince yeni açılan su kuyusu.