Çavuş'un Açıklamaları 2. Bölüm

Çavuş'un Açıklamaları 2. Bölüm

AK Parti Akçaabat Eski İlçe Başkanı'nın yaptığı açıklamaların 2. bölümü.

 

AK Parti Akçaabat Eski İlçe Başkanı'nın yaptığı açıklamaların 2. bölümü.

İNSAN VEFALI OLMALIDIR…

Ben ilçe yönetimine, sayın ilçe başkanına atıfta bulunmuyorum. Ben kendisine de söyledim. Karşılıksız, fedekarlık yapıyorlar bu işi. Yani siyaset yapmanın karşılığında, partiye mesai harcamanın karşılığında kimse para almıyor. Hep cebinden veriyorsun, zamanını veriyorsun, düğüne, gidiyorsun, cenazeye gidiyorsun, dolanıyorsun. Ama çok başarılısın, ama az başarılısın. Çok başarılı da olsa, az başarılı da olsa Allah razı olsun, bir eksikliği tamamlıyor, bir temsil işi yapıyorsun bu bir gönül işi. Ondan sonrada böyle mesai yapacaksınız, bu mesainin sonunda da yarın birisi çıkacak, bir tane sertifika verecek Allah’ın selametini başına olsun. Ondan sonra da siyasette senin emeğin geçmiş, hatırın geçmiş, hiçbir şeyin de ortada yok. Bu son derece üzücü bir şeydir. İnsanlar birbirine vefalı olma durumundadır. Bu hem insanlığın bir gereğidir, hem de dinimizin bir gereğidir. İnsanlar birbirine severek selam verme durumundadır.

BİRİLERİ ACEMİ VE AMATÖR YÖNETİM İSTEDİ…
KİMSE KENDİSİ DOKUNULMAZ HİSSTMESİN. ZAMANI GELİNCE HERKESE DOKUNURLAR…

Parti güçlü olunca, oy oranları yüksek olunca, partiyi yürütenler kenarda kalanları unutmuşlar. Olsa da bu partinin oy oranı % 50 seviyesindedir, olmasa da % 50 seviyesindedir gibi değerlendirmeler doğru bir değerlendirme değildir. Siyasi arenada ne kadar deneyimli, ne kadar tecrübeli arkadaşlar olursa o kadar iyi olduğunu düşünüyorum.  Ama sanki birileri ne kadar amatör, ne kadar acemi bir yönetim olursa daha iyi olur gibi değerlendirmeler yapılıyor. Çünkü tecrübelisi, Hz. Ömer’in zamanında olduğu gibi “Bana yanlış yaptım" diye söyleyen dostlarını yanına alırdı. Ama siyasette bu böyle değil. Ben yanlış yaptığım da sesini bana çıkartmayan yöneticiler olsun yanımda, ilçe başkanları olsun karşımda diyenler var. Bu fotoğraf böyle okunuyor. Kimse kendisini dokunulmaz kabul etmesin. Zamanı geldiği zaman herkese dokunulur. Söyleyeceğim çok şey var ama partimin disiplini açısında çok fazla bir şey söylemiyorum. Ama kişiler hata yapıyor, hata yapmıştırda. Eğer siyasette bir arkadaşın hakkını hukukunu aramak başka birilerine düştüyse vay halimize.

ZARAR GÖRSEM DE DOĞRULARI SÖYLERİM…

Her doğru her yerde söylenmez. Ben bu güne kadar ne çekmişsem dilimden çektim. Ama ben bu güne kadar Allah’a şükrolsun, doğru bildiklerimi söyledim, bedelini de ödedim ve ödemeye devam ediyorum.  Bakınız Akçaabat’ta 2011 seçim dönemine kadar her cumartesi günü bir kesime kahvaltı veriyorduk. Bu kesim 3-5 kişi değil. Mesela kadınların toplamına, mesela hep özürlülere, mesela hep gençlere, bu şekilde idi. Kahvaltılarımıza katılım 700 veya bin kişiydi. Oradaki bir toplantıda ben bütün milletvekillerimizin hazır olduğu bir sırada yapılanların ve yapacaklarımız da cdlerini kendilerine takdim ettim. Yaptıklarımı ben unutmadım, onlar da unutmasın. Rahmetli vekilimiz bir toplantıda dedi ki “ben hakkımı helal etmiyorum” ben daha şu anda öyle bir şey demiyorum. Neticede ondan sonra Milli Savunma Bakanımız Akçaabat’ta geldi. O’na bir değerlendirme toplantısı yaptık. Benim kongreme 15 gün vardı, ben değerlendirme toplantısı yaptım. Heyecanımızdan hiçbir şey kaybetmedik. Bıraktık gittik, gidiyoruz demedik. Yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı orada vekillerimize ve halkımıza söyledik. Bunları şimdi burada sıralamaya gerek yok.Biz her gittiğimiz yere biz hizmetimiz dokunmuştur, o hizmet ile oradaki vatandaş ile birlikte olmuşuz, yemek yediğimiz her ortamdaki bir sorunu da mutlaka çözmüşüzdür.

2012 YILI KAYIP BİR YILDIR…

 Ama 2012 yılı bizim için teğet geçen bir yıl olmuştur. Yani çizgi geçmiştir.  Yani genel bütçeden hiçbir yatırımın olmadığı bir yıl olmuştur. Bunu gizlemeye gere yok ki. Bunu Osman Çavuş dedi mi suç olmaz, bu yalan değil,  istatistikler ortada.   Ben yalan konuşuyorsam buyursun çıkartsınlar desinler sayın başkan sen yalan konuşuyorsun. E sana mı kaldı bunu demek, evet bana kaldı. Ben Akçaabat’ın derdiyle dertleniyorum. Akçaabat’ın yerlerde sürünmesine gölüm razı değil. Ya sen olsaydın ilçe başkanı bu olacak mıydı? Olmayacaksa kavga edecektim birileriyle. Ben olacaktı demiyorum, ilçe yönetimini suçlamıyorum, dikkat edelim,  ama en azından kavga edecektim.

HAKKIMIZI ARAYINCA ÇİZİK YEDİM…

Öğretmen lisesi vardı, 2012 programında idi. Biz zamanında gittik vali beye, milli eğitim müdürüne, aradık, araştırdık ne oldu diye.  Muhtemelen biz çiziği o zaman yedik. Yedik yani çiziği. Kimler dedi ki Osman Çavuş Akçaabat ilçe yönetiminde olmasın. İlçe başkanlığını biz bırakıyoruz, ilçe yönetimindeki görevi kabul ediyoruz da,  birileri üstten diyor ki bu olmasın. Niye olmasın? Çünkü Akçaabat’ın birlikteliği Osman Çavuş olsa devem edecekti. Böl, parçala hesabıdır bu. Akçaabat il konumunda bir ilçe ama, bu gün Çarşıbaşı, küçük ilçelerimizden bahsediyorum, Çarşıbaşı, Köprübaşı, Hayrat, Düzköy konumunda aktivitesi olan ilçe konumuna düşürülmüştür. Akçaabat bunu hak etmedi. Ne verdiği oyda bunu hak etti ne de coğrafi büyüklüğünden, ne de siyasette ki etkinliği bakımından bu hak etti.  Trabzon’un hep yüz akı olmuştur Akçaabat. Ama teşkilatta yüz akı olmuştur, ama diğer alanlarda yüz akı olmuştur. Bu partinin temsilcileri, bu partinin milletvekilleri Akçaabat’ı dikkate almak durumundadır.

AKÇAABAT SAHİBİNİ ARIYOR…

Bir vatandaş partiye niye oy verir. Eskiden olduğu gibi değil artık. Eskiden bir köy Demokrat Partilidir, Demokrat partiye, CHP’lidir git CHP’ye o verirdi.  Ama bu dönem bitti. Kişi geçiyor televizyonun başına, açıyor interneti, bakıyor faaliyetlere, bakıyor icraatlara, Türkiye genelinde, bakıyor liderine, bakıyor ekibine veriyor oyunu. Millet için, memleket için bu parti hayırlıdır diyor ve veriyor oyunu.  Ondan sonra geliyor yerele. Yerelde ben kime ulaşabilirim. Bakın 2. Bölüm çok önemli.  Yerelde ben falancaya rahatlıkla ulaşabilir miyim? Ulaşırsam benim sorunumu çözer mi? Bu vatandaşın kendi tercihi. Bu ikinci tercih bazen 1. Sıraya da geçiyor. Bu benim tespit ve tecrübemi sizinle paylaşıyorum. Üçüncüsü; bakar bölgemize ne yaptılar veya ne yapacaklar. AK partiye bu millet yine oy verecek. Bakın bunu iddia ile söylüyorum.   Ama yereline bakıldığında, herkes ne olacak halimizin dışında bir şey soran yok. Bireysel bir alan değil siyasi alan. Hep öyle denir ve ben de öyle derim. İş kapısı değil deriz ama vatandaşın derdi var, vatandaşın sıkıntısı var, tayini var, hastası var, Ankara’ya gitti yatacak yeri yoktur, kime ulaşacak. Ulaşacağı birisi olacaktır, bu önemli bir faktördür. Bu noktada Akçaabat’ta bir sahipsizlik var. Akçaabat sahibini arıyor. Bakın burada çok ciddi ve önemli bir şey söylüyorum. Akçaabat sahibini arıyor. Ben kime oy verdim. Benim oy verdiğim insan beni nerde ne kadar temsil ediyor. Böyle gelecekten haber vermek değil yani. Bugün ne yaptın diyor bana adam. Bu yol niye durdu, şu organize sanayi niye durdu. Bunlar programa alınmış, yenisinden de vazgeçtik” 

BİRİNCİ BÖLÜM İÇİN TIKLAYINIZ

Not:Bu sayfa yorumlara kapalıdır. Konu bütünlüğü olması açısından yukarıdaki linke tıklayarak aynı habere yorumlarınızı bekliyor, bu uygulamayı anlayışla karşılamanızı ümit ediyoruz.

 

 

Siyaset