Düzenlenen toplantıda, MHP Akçaabat İlçe Başkanı Adnan Çelik ve Söğütlü Belediye Başkanı Metin Gedikli hazır bulunurken, toplantıya çok sayıda vatandaş, partili ve kadın kolları katıldı.

Memiş, TOKİ’nin icraatlarını sert bir dille eleştirerek, TOKİ’nin hiçbir denetim altında olmadan başına buyruk hareket ettiğini savundu. TOKİ’nin mali disipline de tabi olmadığını ileri süren Memiş, Yıldızlı-TOKİ konutlarındaki ailelerin ulaşım, okul sorunu yaşadıklarını belirtti.

Siyaset adına yola çıkanların öncelikle ülkenin mevcut durumunun, ülkenin işleyişinin ne olduğunu tespit etmesi gerektiğini kaydeden Memiş, “Bu tespitlerden yola çıkan MHP, özellikle son yılların tüm siyasi partiler dikkate alındığında ayakları yere basan, öngörüleri doğru olan seçim beyannamesini Ocak ayı sonunda yayınlamıştır. Herkes seçim beyannamelerinde ki vaatlerin gerçek olup olmadığını sorgulayabiliyor. Hükümet partisi bizden sonra seçim beyannamesini yayınladı. 8,5 yıldan beri iktidarda bulunmayan MHP’nin rakamsal tespitlerinin hükümet olan partiyle hemen hemen aynı oluğu görünüyor. Bu da MHP’nin Türkiye üzerindeki tespitlerinin ne kadar doğru olduğunu gösteriyor.” dedi.

Türkiye’de üretim bittiğini ve esnafın bitme noktasına geldiğini söyleyen Memiş, “Haliyle yoksulluk başlamış ve işsizlik sorunu başlamıştır. Ülkedeki tarım ve hayvancılığın özellikle kırsal kesimin gelişmesi hemen hemen bitme noktasına gelmiştir.” dedi.

AK Parti’nin Trabzon’da gazetelere son günlerde verdiği ilanları sert bir dille eleştiren MHP Milletvekili Adayı Halil Memiş, “İki gündür gazetelerde ilanlar görüyoruz. Neymiş BDP MHP’yi destekliyor. Buna kargalar bile güler. Siyaset dürüstçe, ilkeli ve gerçekler üzerinden yapılmalı. MHP’nin Türk Milleti açısından hassasiyetlerini sağır sultan bile biliyor. Bu lekeyi atanlar bugün çok iyi biliyor ki Türkiye’nin geleceği için Milliyetçi Hareket Partisi mensupları canını verir. Bu ülkeyi ve milleti seven herkes bu milletin ve devletin bekası için canını verir. Bu milleti seven hiçbir kimse BDP’yle görüşmeyi bırakın onu muhatap bile kabul etmez. Böyle bir iddia olmaz. BDP Türkiye’de kurulmuş bir parti. Beyler siz bu devlete karşı ihanet eden, bu ülkeyi bölmeye kalkıştığı tescillenmiş mahkum olmuş bir kişiyle pazarlık yapıyorsunuz onun hesabını verin. Bunlar 12 Haziran’da sandıkta boğulacaklar, onun feryatlarını çıkarıyorlar. Bizi BDP’yle işbirliği yapacak diye dile getirenleri kınıyorum. İnsan aynaya baktığı zaman kendisini görür. Böyle bir laf yayarak korkarım 12 Haziran’dan sonra olası AKP-BDP koalisyonuna Türkiye’yi hazırlıyorlar. Böyle bir sonuç doğarsa hiç şaşmayın.” şeklinde konuştu.

TOKİ’nin başına buyruk bir yapıya sahip olduğunu dile getiren Memiş, TOKİ konusunda hükümete yüklendi. Memiş TOKİ’yle ilgili bütün suçların kuruma yönetimine ait olduğunu savunarak, “TOKİ en az 5-6 bakanlığın bütçesinden daha fazla kaynağa sahip olan bir kurum. TOKİ’nin Sayıştay denetimine tabi olmadığını biliyor muydunuz? TOKİ’nin tüm kurumların tabi olduğu kamu ihale kanununa tabi olmadığını biliyor musunuz? TOKİ’nin kamudaki mali disiplini sağlayan kamu mali yönetim ve kontrol kanununa tabi olmadığını biliyor musunuz? Sayın genel başkanımız diyor ya, bu TOKİ’yi didik didik edeceğim burada yetim hakkı yediler, diye. Vatandaş O’nu anlamıyordu, işte bu sebeplerden dolayı. Sadece şunu söyleyeyim, TOKİ’den iş almış, sonra işi elinden alınmış bir iki tane müteahhite gidin sorun onlar size TOKİ’de neler döndü neler bitti anlatsın. TOKİ Türkiye’de ilk defa hiç kimsede olmayan yetkiyi kullanıyor. İmar yetkisi biliyorsunuz belediyelere aittir. TOKİ istediği alanda belediye sınırları içerisinde dahi imar uygulaması yapabiliyor. Bu kadar yetkisi olan ve bu kadar imkana sahip olan kuruluşun yapmış olduğu yatırımlarda sorun çıkarsa bu sorun kime aittir? Bu sorunun merkezi kimdir? Kurumun başında kim varsa odur.” sözlerini sarf etti.

Yaşanan tüm sorunların geniş yetkilere sahip olan TOKİ’ye ait olduğunu söyleyen Memiş, “TOKİ konut yapabilme amacıyla istediği yerde kamulaştırma yapabilir. Devletin hazine arazileri TOKİ’nin emrindedir. Soruyorum, şimdi içinde bulunduğumuz TOKİ evlerinin arsası kime ait, hazineye. Burada imar sorunu yaşıyor muyuz, yaşıyoruz. Burada ulaşım sorunu yaşıyor muyuz, yaşıyoruz. Burada okul sorunu yaşıyor muyuz, yaşıyoruz. 8,5 yıldan beri iktidar kimdi? Burayı planlayan ve yapan kimdi? Biz ihtiyaçlı olan vatandaşlara, kentsel dönüşümüne, şehirlerin güzelleştirilmesine, hizmet yapılmasına karşı değiliz. Bu devletten para alan insanlar bunu yapmak zorundalar, biz de yapmak zorundayız. Ama bir şey yapacaksanız önce bunun altyapısını hazırlayın. TOKİ evleri burada yapıldı, doğru dürüst imar planlaması yapılmadı, okulu doğru dürüst planlanmadı, yolu da planlanmadı. Ben bu hikayeyi çok iyi biliyorum. Ben Doğu Karadeniz Belediyeler Birliği genel sekteriydim. Burada bir imar planı yapıldı, yol oradan geçirildi. Sonra dava açıldı, tarım arazilerinin üzerine imar planlaması yapıldı ve arazi düzenlenmesi yapıldıktan sonra iptal olması için dava açıldı. Tarım arazilerinin imara açılması için il tarım komisyonundan karar çıkması gerekiyor. Bu karar çıkartılmayarak, buradaki halk mağdur edilmiştir.” dedi.

Memiş sözlerini şöyle sürdürdü, “Hiçbir dış etkinin ve gayr-i milli tasarrufun etkisinde kalmayan bir iktidar olarak kendi gücüyle, hem bulunduğu yerde hem de Türk-İslam coğrafyasında emperyalistlerin oyununu bozacak güçlü Türkiye’yi inşa etmek için, bugünden tezi yok şu andan itibaren gece-gündüz çalışıyoruz. Türk Milletiyle el ele, kol kola 2023’e kadar çalışmak zorundayız. Allah bu milletin hizmetin ve mücadelemizde yar ve yardımcımız olsun.”