Akçaabat ilçesinin düşman işgalinden kurtuluşunun 91. yıl dönümü törenlerle kutlandı.

Atatürk Parkı'ndaki Atatürk Anıtı'na çelenk sunulması, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan törenlere, Atatürk Caddesi'nde devam edildi.

Buradaki törene Kaymakam Erol Özkan, Garnizon Komutanı Binbaşı Okan Uslu, Belediye Başkanı Şefik Türkmen, daire amirleri, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.

Belediye Başkanı Türkmen, törende yaptığı konuşmada, tüm şehit ve gazileri şükranla andıklarını belirtti.

Türk milletinin tarihinden gelen birlik ve beraberliği sayesinde her türlü tehlikeye karşı koyacak güçte olduğunu ifade eden Türkmen, ''Dünyamız bilgi çağını yaşıyor. Artık devletler, milletler arasındaki yarış, bilgi ve teknoloji yarışıdır. Bu yarışta en büyük güvencemiz gençlerimizdir'' dedi.

Konuşmanın ardından, ilçe belediyesince düzenlenen ''Akçaabat 2018'' konulu şiir, kompozisyon ve resim yarışmalarından dereceye giren öğrencilere protokol üyelerince ödül verildi.

Törende temsili milis kuvvetleri, Kaymakam Özkan'a Türk bayrağı takdim etti.

Halk oyunu ekibince horon gösterisinin sunulduğu tören, resmi geçitle sona erdi.

BELEDİYE BAŞKANI ŞEFİK TÜRKMEN’İN

KURTULUŞ BAYRAMI KONUŞMASI:

---------------------------------------------------------

Sayın Kaymakamım, Sayın Garnizon Komutanım, değerli konuklar, sevgili öğrenciler ve kıymetli Akçaabatlılar;

Güzel ilçemizin düşman işgalinden kurtuluşunun 91. yıldönümünü kutluyoruz. Bu mutlu, bu onurlu gün hepimize kutlu olsun.

Bu güzel günlere ulaşmamızda emeği geçen, canlarını ortaya koyarak mücadele verenleri şükranla anıyorum.

Aramızdan ayrılmış olan gazilerimize ve bu uğurda şehitlik mertebesine ulaşanlara Allah’tan rahmet diliyorum.

Değerli Akçaabatlılar;

Bilindiği gibi, Birinci Dünya Savaşı’nın başlangıcında tarafsızlığını ilan eden Osmanlı Devleti, kısa bir süre sonra bir oldu-bitti sonucu kendisini savaşın içerisinde bulmuştur.

Savaşın devam ettiği günlerde, itilaf devletleri arasında yer alan Çarlık Rusya’sı, Doğu Anadolu Bölgemize saldırmıştır.

Nisan 1916 tarihinden itibaren de, Doğu Karadeniz sahillerimize asker çıkarmaya ve yeterli savunması bulunmayan bölgemizi işgal etmeye başlamıştır.

Silah ve sayı bakımından üstün düşman kuvvetlerinin denizden ve karadan giriştiği saldırılara karşı koyamayan küçük çaptaki birliklerimiz, sahilden iç kısımlara doğru çekilerek dağlık yörelerde mevzilenmişlerdir.

Halkımızın büyük bir bölümü, gittikçe artan düşman saldırıları karşısında yavaş yavaş bölgemizden göçe başlamıştır.

Yakın tarihte Azerbaycan’ın Karabağ Bölgesinde, Bosna-Hersek’te, Kosova’da üzüntü ile seyrettiğimiz manzaraların benzerleri o zamanlar bölgemizde yaşanmıştır.

O zamanın imkânlarıyla, yokluk içerisinde, Karadeniz’in sarp dağlarını aşarak batıya, daha güvenli bölgelere gruplar halinde göç etmeye çalışan halkımızın önemli bir bölümü açlık ve hastalıklar sonucu yollarda yaşamını kaybetmiştir. İlçe olarak o dönemdeki insan kaybımızın 20 bin kişi civarında olduğu tahmin edilmektedir.

İlçemiz tarihinde muhacirlik olarak bilinen o günlerde, çekilen sıkıntılar ve hayatını yitirenlerin acı hatıraları hiçbir zaman yüreklerimizden silinmeyecektir.

İki yıla yakın bir süre, yöremizdeki Rum ve Ermeni çetelerini de yanlarına alarak, baskı ve katliamlarda bulunan düşman kuvvetlerine karşı, Bölgemizi işgalden kurtarmak için büyük zorluklarla mücadele ederek şehit olan insanlarımızı ve gazilerimizi minnet ve şükranla bir kere daha anıyorum.

Değerli Hemşehrilerim;

Yirmi birinci yüzyıla girişimizle birlikte, dünyada yeni bir düzen kurulmak üzere önemli olayların yaşanmakta olduğunu görüyoruz. Dünyada daha önce kurulmuş olan dengeler değişmektedir. Ortadoğu ve Orta Asya’da bulunan enerji kaynakları daha da önem kazanmıştır. Bu nedenle tüm dünyanın gözü bu bölgeye çevrilmiştir. Önce Afganistan’da daha sonra da Irak’ta savaşlar yaşanmıştır. Irakta iç karışıklıklar halen sürmektedir.Kendi halkını dahi ezen, hiçe sayan diktatörlüklerin ve çağımıza uygun olmayan rejimlerin artık sürdürülemeyeceği bir gerçektir. Ancak, bu rejimlerden kurtulmak için aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu binlerce masum insanın ölmesi gerekmemektedir.

Filistin’in Gazze Bölgesinde son günlerde bir insanlık dramı yaşanmıştır. Bu dramı yaşatanları ve buna seyirci kalanları şiddetle kınıyoruz.

Kıbrıs sorununun, milletimizin uzun vadeli çıkarlarına uygun bir şekilde sonuçlandırılması en büyük arzumuzdur.

Bir kısım devletler; tarihe mal olmuş, bu nedenle tarihçilerin değerlendirmesi gereken geçmiş olayları siyasi amaçlarla istismar ederek devletimiz, milletimiz aleyhinde kararlar almakta veya bu yönde faaliyet içerisinde bulunmaktadırlar. Fikir ve İfade hürriyeti konusunda bizden şikâyetçi olan bu ülkeler; ‘soykırım yoktur’ gerçeğini belirtenlere cezai hükümler getirmek suretiyle, ifade hürriyetine engel olmakta hiçbir sakınca görmemektedirler.

Tarihte kimlerin soykırım yaptığını; İnsanlara, akla ve ahlaka sığmayacak zulümlerde bulunduğunu; milletimiz, bilhassa bu bölgenin insanları çok iyi bilmektedir.

Türk milletinin tarihinde kara leke yoktur. Bugün aleyhimizde bulunanların zulmünden kaçanları, geçmişte milletimiz bağrına basarak himayesi altına almıştır.

Milletimiz, tarihinden gelen üstün özellikleriyle her zorluğu yenecek güç ve kararlılığa sahiptir. Bundan hiç kimsenin en küçük bir şüphesi olmasın.

Sevgili Gençler;

Dünyamız bilgi çağını yaşıyor. Artık devletler, milletler arasındaki yarış bilgi yarışıdır, teknoloji yarışıdır. Bu yarışta en büyük güvencemiz sizlersiniz.

Büyük insan Atatürk’ün önderliğinde kurulan Cumhuriyetimizin, kuruluşunda tespit edilen çağdaş ilkeler doğrultusunda, sonsuza kadar devam edeceğine inancım tamdır.

Bu duygularla hepinizin bayramını kutlar, saygı ve sevgilerimi sunarım.

Şefik Türkmen
Akçaabat Belediye Başkanı 

Derviş ALTUNTAŞ Tarafından çekilmiş Fotoğraf Galerisi için Tıklayınız