Tarafsız yayıncılık gereği açıklamayı aynen yayınlıyoruz.

AKÇAABATHABER. COM  HABER SİTESİ YÖNETİMİNE

05.01.2013 tarihinde web sitenizde Akçaabat Eğitim Bir Sen Başkanı Sayın Kemal KOCAMAN’ ın, hakkımda yapmış olduğu açıklamalarla ilgili olarak aşağıdaki hususların bilinmesi, kamuoyunun yanlış bilgilendirilmemesi açısından önem arz etmektedir. İlgili tekzip metnimin yönetiminize bağlı sitenizde yayınlanmasını talep  eder saygılar sunarım. Muhammet GEDİKLİ  07.01.2013                               

1. 02.01.2013 tarihinde okul müdürü olarak görev yaptığım Abdullah Fazıl Ağanoğlu  İlkokulunda  Eğitim Bir Sen üyesi 4 öğretmen arkadaşımın okul içerisinde ve derslerde kravatsız olarak, açık yaka bir şekilde  görev yaptıklarını görünce kendilerini sözlü olarak uyararak, okul içerisinde böyle bir eylem yapmalarının doğru olmadığını, öğrencilere kurallara uyma konusunda eğitim veren öğretmenlerin öncelikle kendilerinin kurallara uymaları gerektiğini, yarın daha farklı bir kıyafetle okula gelebilecek diğer arkadaşlarında olabileceğini, bunun okul disiplini ve düzenini olumsuz etkileyeceğini ifade ettim. Öğretmenlerin uyacakları kuralları sendikaların belirlemediğini, şu an ki kanun ve yönetmelilerin buna izin vermediğini ifade ettim. Tüm bu uyarılar karşısında diğer öğretmen arkadaşlarında bulunduğu bir ortamda ilgili arkadaşlardan aldığım cevap “ Konuşmaya gerek yok. Gerekeni yaparsın, yazını yazarsın” olmuştur. Ben de Okul Müdürü olarak ilgili arkadaşların istekleri doğrultusunda,  4 öğretmen arkadaşımdan yaptıkları eylemle ilgili olarak yazılı savunmalarını istedim. Yarım saat sonra İlgili sendika yöneticisi ve yardımcısı okulumuza gelerek, olayla ilgili tutanak tutacaklarını ifade ettiler. Kendilerine bu konuda yardımcı olunarak tutanak tutmalarına izin verilmiş akabinde okulumuzdan ayrılmışlardır. . İlgili hiçbir öğretmene “ Ben burada Devrim Yasalarını uyguluyorum” şeklinde bir ifadem olmamış olup bu tamamen bir yalan ve iftiradır. Kaldı ki yürürlükte olan herhangi bir yasanın ya da yönetmeliğin uygulanması suç da değildir..

2. Asaleten görev yaptığım Akpınar İlköğretim okuluyla ilgi iddialara gelince:  Akpınar İlköğretim Okulunda çalıştığım sürede;  bayan öğretmenlerden başörtüsü taktıkları gerekçesiyle savunma istediğim tamamen yalan ve iftiradır. Benim orada yaptığım, her eğitim öğretim yılı başında tüm çalıştığım okullarda, tüm öğretmenlere çıkardığım “ Dikkat Edilecek Hususlar” başlığı altında resmi yazıdır ki, bir sürü maddeden oluşan bu esaslardan bir tanesi de kılık kıyafet kurallarına uyulmasıdır. Bunu şimdi görev yaptığım okulumda da öğretmenlerime duyurarak hepsinin imzaladığı bir yazıyla da aldım. Bunu imzalayanlar arasında ilgili sendikanın üyeleri de vardır. Orada başörtülü olarak derslere girmek isteyen , aynı gerekçeyle İstiklal Marşı ve Bayrak Törenlerine, Andımız törenlerine, Okul içi toplantı ve etkinliklere katılmayan bayan öğretmen arkadaşlara, şu anki yönetmelikler çerçevesinde bunun mümkün olmadığını sözlü görüşmelerle ifade ettim. Başörtülü öğretmenlere zorluk çıkartıldığı iddiası tamamen asılsızdır. Arkadaşlarda bu esaslar doğrultusunda görevlerine devam ettiler.  Zaten toplam 3 ay görev yaptım. İlgili sendikanın uğraştığı bu ideolojik işlere ayıracak zamanım da olmadı. 8 yıllık Okul Müdürlüğü görevimde hiçbir başörtülü öğretmen  arkadaşımla  bir problem yaşamadım. Beni bu camiaya “Başörtüsü ,  Özgürlük düşmanı “ olarak lanse etmek tamamen art niyetli bir yaklaşımdır.

3. İlahiyatçı olduğum doğrudur. Her zamanda gururla taşıdım. Hiçbir zamanda “ Çamur at izi kalsın” düşüncesine sahip bir  ilahiyatçı sıfatım olmadı. İlahiyatçılık kanun ve yönetmeliklere  karşı gelmek olmadığı gibi herkesten daha çok bunlara bağlı olmayı da gerektirir. Asıl  tezat İlahiyatçı bir meslektaşlarını topluma din düşmanı olarak göstermek isteyenlerde aranmalıdır. Doğru bildiğimiz yolda, milli ve manevi değerlerimiz ışığında görev yapmaya çalışırken asla meslektaşlarımızla didişen, bizden olmayanlara da kafir gözüyle bakanlardan olmadık.

4. İstenilen savunma yazısında yönetmeliğin ayıklanarak sadece kravatla ilgili kısmının yazıldığını ifade ediliyor. Soruşturma yapılırken kısa ve öz ifadelerle yasa ya da yönetmeliğin ihlal edilen ilgili bölümleri ifade edilir. Tüm yasa veya yönetmelik oraya yazılmaz. Bunları anlayabilmek için biraz okul yöneticiliği yapmak gerekir.   Devrim Kanunlarında da bıyıkla ilgili bir kanun yok. Bir yandan kılık kıyafet özgürlüğü için eylem yapıyoruz derken öbür yandan insanların  bıyığıyla uğraşmak ne derecede samimi olunduğunun bir göstergesidir. Hayatımın hiçbir döneminde de  ideolojik bir bıyığım olmadı.

Sonuç Olarak;  Bundan bir  yıl öncesine kadar ilgili sendikanın üyesi iken çok değerli, muhterem idik. Şimdi ise aynı sendika başkanı tarafından birdenbire kamuoyuna “ Din Düşmanı İlahiyatçı Yönetici” portresi çizilerek bir yerlere mesaj verilmek suretiyle, çalışmaktan, başarılı olmaktan başka amacı olmayan insanlarla uğraşmayı adeta kutsal vazife haline getirmiş bir zihniyetle karşı karşıya kaldığımı düşünüyorum. . Bizler Okul Müdürleri olarak görev yaptığımız kurumlarda yürürlükte olan mevcut kanun ve yönetmelikler çerçevesinde görev yapmakla görevlendirilmiş insanlarız. Sendikaların aldığı kararlar doğrultusunda okul idare etmek, sendikalı personeli hoşnut etmek gibi bir görevimiz bulunmamaktadır. Benim Okul Müdürü olarak görevim: İdeolojik saplantılardan uzak, görevli olduğum okulumu nasıl daha güzel hale getirebilirim, bize emanet edilen öğrencilerin daha iyi yetişmeleri için nasıl daha güzel bir eğitim ortamı hazırlayabilirim kaygısıdır. Bu yolda maruz kaldığım yalan ve iftiralar karşısında, bu iftira ve karalama kampanyalarını yürütenleri dünyada toplum vicdanına, Ahirette ilahi adalete havale ediyorum. Her iki alemde de kendilerine hakkımı helal etmeyeceğimi bildiriyorum. 07.01.2013                                                                       

Muhammet GEDİKLİ

                                                           Akçaabat Abdullah Fazıl Ağanoğlu İlkokulu Okul Müdürü