Berat Topal'ın Kaleminden

Berat Topal'ın Kaleminden

Akçaabat Gündemini Gazeteci Berat Topal değerlendirdi.


“7895 Arıza yaptı Merkez”

Akçaabat İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne ait trafik polislerinin kullandığı ekip aracı sık sık arıza yapması nedeniyle kullanım dışı kaldı.
Akçaabat'ta trafik polislerine ait iki araç vardı. Bu araçlardan biri sahil yolundaki trafiği denetlenmesinde kullanılıyordu diğeri ise şehir içi trafiğin denetim ve düzenlenmesi görevini yürütüyordu. Araç son bir ay içerisinde iki büyük arıza yapması ve tamirinin ekonomik olmamasından dolayı kullanım dışı bırakılmış.
Bu araç Akçaabat'a verilirken Akçaabat İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne Emniyet Genel Müdürlüğü’nden direkt tahsisli olarak gönderilen Renault Megane marka otomobile Trabzon'da el konuldu ve Akçaabat'a Bölge Trafik Denetleme Şube Müdürlüğünden eski olan bu araç verildi. Yeni aracın Akçaabat'a verilmeme nedeni olarak da Akçaabat'ın yollarının dar olması belirtilmişti. Bu nedenle Akçaabat'a verilmeyen araç yolları geniş olan Trabzon'da kullanılmaya başlanılmasından kısa bir süre sonra duvara çarpmak suretiyle kaza yapmıştı.
Şimdi Akçaabat'ta trafik polisleri yaya olarak görevlerini sürdürmeye çalışıyorlar. Akçaabat'a protokolün yoğun olarak gelmesi nedeniyle de eskort diye tabir edilen hizmeti zaten zar zor verilirken şimdi ise neredeyse hiç verilememektedir. Akçaabat Emniyet Müdürlüğüne en kısa zamanda araç yönünden takviye yapılması gerekmektedir.

Gençlik Merkezinde zemin problemi

Akçaabat Yaylacık Mahallesi’nde Trabzon Valiliği tarafından yaptırılan Gençlik Merkezindeki spor aktivitelerinin yapıldığı salon zemininin spora elverişli olmadığını belirten bazı öğrenci velileri çocuklarını merkeze göndermekte endişe ediyorlar. Bir süre önce yetki karmaşasının yaşandığı merkezde şimdi de zemin problemi olması insanların aklına biz ne zaman tam anlamıyla dört dörtlük hizmet yapacağız sorusunu getiriyor. Bir süre önce Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Nafiz Özak, Devlet Bakanı Said Yazıcıoğlu, Trabzon Valisi Nuri Okutan tarafından da gezilen merkezde gündeme gelen zemin konusunda Bayındırlık ve İskan İl Müdürlüğü yetkililerince her hangi bir eksikliğin bulunmadığı belirttiler. Oysa zeminin sert olduğunu belirten öğrenci velileri ve diğer vatandaşlar dinleyen bakan Özak'da onlara hak verdi. Zeminin normalde beş kat serilmesi gereken malzemenin üç kat serilmesi nedeniyle sertlik oluştuğu bu nedenle çocukların spor etkinlikleri yaparken düşmeleri sonucu yaralanmalarının daha fazla olmasına velilerin gösterdiği tepkiyi olumlu karşılayan Bakan Özak gerekli çalışmanın yapılması gerektiğini belirterek en azından burada yapılandan ders alınarak gelecekte yapılacak olan hizmetlerde aynı hatanın yapılmaması için bizlere örnek alınması gerektiğine işaret etti.
Çocuklarımı spor yapmaya gönderelim derken onların sağlık yönünden sıkıntı yaşamalarına sebebiyet verilmemesi gerekir.
Öğrenci velilerinin bu haklı endişelerinin gerekli çalışmalar yapılarak bir an önce giderilmesi gerekir.

Yayla yolları sezona hazır mı?

Bölgemiz için en önemli açılımlarından biri olarak gösterilen turizm için en etkili alanlardan olan yayla turizminin canlandırılması amacıyla yapılan girişimler sevindirici boyutlara ulaşmasına rağmen yaylalara ulaşım için gerekli yolların bakımsız olması ise üzüntü verici bir olay. "Gidemediğimiz yer bizim değildir" mantığından hareketle turizm için en önemli faktörlerden biri de gidecek olauğu yere rahat ve güvenli ulaşımdır. Şu anda ise Hıdırnebi Yayla yolunda hala daha yol genişletme çalışmaları bitmiş değil. Bu çalışma trafiğine göre genişletme çalışmalarının bitirilerek asfaltlama yapılması ise ancak sezon sonuna yetişir gibi. Yaylalara giden yerli ve yabancı turistler yolun bozuk olduğunu gördüklerinde ikinci bir sefer gitmeyi tercih etmemektedirler. Bu da turizmde iyiye giden göstergeleri negatif yönde etkilemektedir.
Turist gittiği yerde güler yüzlü ve kaliteli hizmet almayı ister, rahat ve güvenli ulaşımın olmasını bekler çünkü zamanını en iyi şekilde değerlendirmeyi amaçlar. Eğer tekrardan tercihini bizden yana kullanmasını istiyorsak turistin her yönden doyuma ulaşması gerekir.
Yapmamız gereken atılımlarda geç kalmayalım bölgemiz için elimizdeki bu nimetleri de bari hoyratça kullanmayalım. Kimbilir bu belki de son şansımız olabilir.

Korkulan oluyor mu?

Akçaabat Sebatspor adını Türk futboluna altın harflerle yazdıran bir kulüp olmasına rağmen tarihini en kötü sezonlarından birini daha yaşayarak kötü gidişine bir türlü dur diyemiyor. Turkcell süper lige kadar çıkarak göğsümüzü kabartan ve yaptığı başarılı müsabakalarla Akçaabat'ın tanıtımına ve ekonomisine çok büyük katkıları olan kulübün durumu ise içler acısı bir halde. Mücadele ettiği grupta bir türlü istenilen başarıyı yakalanamaması ve üstüne bir de ağır ekonomik şartların olması nedeniyle mücadele ettiği kümede kalma savaşını neredeyse kaybetti. En son oynanan Pazarspor maçından üç puan alarak rahat bir nefes almayı planlarken alınan mağlubiyetin sonunda moraller bir anda çöktü ve ligde kalma ümidi ise alacağı 10 puana bağlandı. Süper ligden düştükten sonra kulübün üzerinde dolaşan kara bulutların dağılmaması ve şanssızlıkların hep bitip tükenmek bilmemesi neticesinde kulüp bu durumlara düştü. Şimdi ise ileriye bakalım ve bu kötü gidişe bir dur diyerek daha da fazla kan kaybetmeden telafisi olmayan bu hataları tespit ederek çözüm yollarını arayalım..
1923 tarihinde kurulan ve Cumhuriyetimizle yaşıt olan kulübü hep birlikte ayağa kaldıralım. Şimdi kenetlenme ve yeniden dirilme zamanı. Sebatspor ve camia titre ve kendine gel.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Haberler